Gta Liberty City Stories
(YAZI İÇİN MERLİNİN KAZANI'NA TEŞEKKÜR EDERİZ.)
Bundan 8 yıl önce Grand Theft Auto isminde bir oyun çıktığında, yıllar sonra aynı oyunun bu kadar değişip, bu kadar çok sevileceğini düşünebilir miydniz? 2001 yılında çıkan Grand Theft Auto III seride tam anlamıyla bir devrim yarattı ve kısa zamanda büyük bir hayran kitlesine ulaştı. Serinin daha sonraki oyunlarıyla beraber giderek arttı hayran kitlesi.
Grand Theft Auto: Liberty City Stories’in PSP’de çıkmasının üzerinden henüz bir yıl geçmeden PS2 versiyonu çıktı. Artık PS2 sahipleri de yıllar sonra Liberty City’i yeniden ziyaret edebileceklerdi.
Toni Cipriani. Capiche?
Gta III’ü oynayanlar Salvatore Leone adlı mafya babasını mutlaka hatırlayacaklardır. Liberty City Stories’in ana karakteri olan Toni Cipriani, büyük mafya babası Salvatore’un en büyük yardımcısı. Salvatore’un bir dediğini iki etmiyor Toni Cipriani. Zaten oyun boyunca aldığımız görevlerin çoğunu bu yaşlı kurttan alıyoruz.
Liberty City, üç sene önce de pek farklı değilmiş. Hatta neredeyse aynı. Binalar, dükkanlar, caddeler, ara sokaklar, metrolar, trenler olduğu gibi duruyor. Küçük değişiklikler de yok değil. Portland, Staunton ve Shoreside Vale isimli adalardan oluşan Liberty City’e, Gta III’ü oynayanlar hemen alışacaklardır. Serinin önceki oyunlarında olduğu gibi, bir sonraki adaya geçmek için ana görevleri yapmak gerekiyor. Üstelik San Andreas’taki gibi yüzerek bir diğer adaya geçilmiyor; çünkü Toni yüzmeyi bilmiyor!
Gta III’ ün üzerine yeni silahlar ve araçlar eklenmiş durumda. Gamepad ile nişan almak zor olduğundan yine otomatik nişan alma sistemi bulunuyor. Yalnız ara sıra alakasız insanlara otomatik olarak nişan alabiliyor bu sistem. L3 tuşuna basarak hedefi oyuncunun kendisi de ayarlayabiliyor. Araçlara baktığımızda ise motosikletler dâhil, birçok yeni aracın oyuna eklendiğini ve Gta III’ teki araçların çoğunun eskisi gibi karşımıza çıktığını görüyoruz.
San Andreas’daki birçok özellik ne yazık ki bulunmuyor Liberty City Stories’de. Araçları modifiye edemiyoruz, karakterimizi geliştiremiyoruz, yüzemiyoruz, koskoca şehirde berber yok; varsa da bir işe yaramıyor. Kısacası San Andreas’daki birçok detaydan yoksun Liberty City Stories.
Senaryo görevlerini bitirmek çok uzun sürmüyor. Sadece ana görevleri bitirdiğinizde oyunun başından hemen kalkabileceğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Yan görevler, yarışlar, oyundaki gizlilikler ve daha birçok şeyi henüz görmediniz. Liberty City Stories’i tamamen bitirmek ise her oyuncunun başarabileceği bir iş değil. Eğer oyunu %100 olarak bitirmeye karar verdiyseniz saatlerinizi, günlerinizi ve hatta haftalarınızı bu oyuna ayırmanız gerekecek.
Gta oyunlarından beklediğimiz özgürlüğü ve eğlenceyi bize sunmayı başarıyor Liberty City Stories. Yapabileceğiniz o kadar çok şey var ve bunları bulmak bile başlı başına bir eğlence. Müşterileri memnun ederek araç satabileceğiniz görevler, turistlere şehrin en güzel yerlerini gezdirerek fotoğraflarını çekip para kazanabileceğimiz görevler, Portland’daki gemide size saldıran kalabalık elektrikli testereli düşmanlar karşısında hayatta kalmanız görevler, sadece telefonlardan alınabilen yarış görevleri ve üç adaya birden yayılmış olan 100 gizli paketi bulmak yapabileceğiniz şeylerden sadece birkaç tanesi.
Oyunun en büyük eksiklerinden biri multiplayer mod’larının kaldırılmış olması. Oysa PSP’deki Liberty City Stories’in en büyük artılarından biri değişik multiplayer mod’larıydı.
İngilizce ile yetinemeyenlere
Farklı türlerde müzik yapan 10 radyo da birbirinden başarılı. Arapça ağırlıklı olarak müzikler yapan bir radyo bile bulunuyor! Sadece müzikleri, DJ’leri ve reklâmları dinlemek için bile oynanabilir. Ayrıca açılış ekranını bir türlü geçip, hemen oyuna başlayamadığım nadir oyunlardan biri oldu Liberty City Stories. Sanırım tam o esnada çalan mükemmel müziği kesmeye kıyamayan birçok oyuncu da benimle aynı kaderi paylaşıyordur.
Grafikler PSP versiyonundan iyi olmasına rağmen, maalesef PS2’den beklediğimiz kalitede değil. Daha doğrusu Gta’dan beklediğimiz kalitede değil. Bazen yağmurun arkasından öyle bir sis kaplıyor ki Liberty City’i, önümüzü görmek tam bir işkenceye dönüşüyor.
Gta: Liberty City Stories’den, San Andreas kadar müthiş bir kalite beklemeyin. Yine de eksilerine rağmen, sonuçta bir Gta oyunu olduğunu ve hayranları tarafından mutlaka kaçırılmaması gerektiğini bilin.